hatıraların koruyucusu...

bir bayram tatilinden sonra,yine aynı yerde ve haldeyim...odama ilk girdiğimde ruhumu okşayan oda parfümü ve yumoş kokusunun yerini yavaş yavaş sigaramın dumanı alıyor...
daha fazla kırışıyor gömleğim ve artıyor topladığım saç telleri yastığımın üzerinden...balık sırtı montum daha ağır geliyor askısına artık...
sabahın yedi buçuğundan beri daha bir kasvetli oldu odam!

...saatler ilerledikçe artıyor efkarım,sen de ne vefasızmışsın be geçen zaman!
burda ne gece,ne de gündüz oluyor!gökyüzü hep kızıl,mavi,yeşil arasında gidip geliyor...
bazende altı ay gündüz altı ay gece...sanırım yine uç noktalardayım,hayatımın her anında,yaşadığım her olayda olduğu gibi...

isyan edesim var,ama gücüm yok!
gidesim var,ama yerim yok!

gereğinden fazla acı verir oldun istanbul...ama sana da kızmıyorum,karşıma çıkardığın güzelliklerin hatrına...

...et je reste la fantome de ton ombre le seul gardien de ton souvenir...

ve tabiiki şimdi sensiz

ve tabiiki şimdi ben,bensiz...

Hiç yorum yok: